Terör örgütleriyle ilgili olarak "düşmanını tanıma" düsturu gereğince örgütün yapısını, ideolojisini ve amaçlarını ortaya koyan "örgütsel dökümanların" incelemesi, ve yapılan röportajların izlenmesi gerekir. Fakat bu dökümanlar harddisklerde bulundu diye, linkleri paylaşıldı diye hapsedilen insanlar var.
Halbuki terör örgütlerinin yöneticilerinin röportajlarının işine gelen kısmını korkmadan yayınlayan, dökümanları cımbızlayarak paylaşan yandaş medyalar da var. Bu adaletsiz tutum düşmanla mücadelenin boşa çıkmasını sağlayan en önemli etkendir kanımca. Bu kafayla terörle mücadeleye tüm varımızı koysak başarılı olamayız. Zaten on yıllardır pek de ilerleyebildiğimiz söylenemez.
Bilim insanlarının önce oturup bunları çalışması, siyasetçilerin önce bunları masaya yatırması, gazetecilerin önce bu konuyu yorumlamaları gerekir. Fakat devletin kırbacını sırtında hissetmek istemeyenler muazzam bir suskunluk içerisinde.
Halk bunu talep etmedikten sonra gerisi hava cıvadır.
Bakın arkadaşlar, PKK'yı tanımak için KCK sözleşmesini ve Apo'nun makalelerini, IŞİD'i tanımak için İbni Teymiyye'nin Essiyasetüş Şeriyye kitabını ve Bağdadi'nin ses kayıtlarını, FETÖ'yü tanımak için Gülen'in haftalık konuşmalarını ve Sonsuz Nur kitabını dinlemek ve okumak gerek. Elbette bu örgütleri var eden tarihsel dönemleri de incelemek elzemdir.
Bunları dinler ve okursam beni etkiler diye düşünüyorsanız demek ki inançlarınızda bir noksanlık var demektir. Siz fikir değiştirmekten korkuyorsunuz diye, yoksullar ölmek zorunda değil.
Bir sorunun bilimsel yöntemlerle çözülmesi için önce düşünsel dünyada özgürlük olması gerekir. "Sen şunu dedin, teröristsin" diye bir yaklaşım olamaz. Bu tutum akılda olan düşüncenin ifade edilmesini engelleyerek zihinlerin münafık hale gelmesine sebep olur. İnanmadığını yaşayan yığınlar yaratırsınız. Zaten Türkiye'nin en büyük problemi bu değil mi?
Silahı alıp masum canları katleden gerçek bir terörist ile, bu terör sorununu çözmek isteyip çalışmalar yapanı nasıl olur da aynı kefeye koyarsınız? Bu düpedüz akıl tutulmasıdır.
Bir milliyetçi de olsanız, dindar da olsanız bu örgütleri tanımalısınız. Öyle önüne geleni terörist ilan etmekle bu işi daha çözülemez kılmaktan başka bir işe yaramazsınız. Oturun ve araştırmaya başlayın.
"Bu kim, şu kim, bunu neden yapıyor, şunu neden yapıyor?"
Bu soruların cevabını bulmadan, düşmanı şeytan haline getirip yok edebileceğinizi zannediyorsunuz. Bu yöntem neredeyse 40 yıldır uygulanıyor.
Sonuç? Tam bir hüsran!
Vatanımızda bu lanet olası terör sorununu çözmek istiyor musunuz yoksa istemiyor musunuz?
Artık kararınızı verin!
0 Yorumlar
Yorumları buradan yazabilirsiniz.