TAHRAN - P5+1 ANTLAŞMASI


Pehlevi Hanedanlığı zamanında ABD ile antlaşmalar sonucunda İran'da başlayan uranyum zenginleştirme programı yine P5+1(ABD,Çin,Rusya,İngiltere,Almanya,Fransa) ülkeleriyle yapılan antlaşma sonucunda sınırlandırıldı. Altın ambargosu kalkacak. Nihai sonuç 30 Haziran'da.




















LOZAN - Tahran ve P5+1 ülkeleri arasında İran’ın nükleer programı nedeniyle yaklaşık 1.5 yıldır devam eden müzakereler çerçeve bir mutabakata dönüştü. İsrail'in anlaşmaya tepkisi sert oldu.
Tarafların kendi kendilerine belirledikleri 31 Mart tarihi aşıldığı halde, 30 Haziran 2015’e kadar nihai bir anlaşmaya kavuşması beklenen mutabakat çerçevesi ortaya çıktı.


İran, uranyum zenginleştirmede kullandığı santrifüjleri 3’te 2 azaltıp elindeki uranyum stokunu 300 kg’a indirmeye ve plütonyum üreten ağır su reaktörünü sökmeye razı olurken, uluslararası toplum da bu uygulamaları sonrası İran’a yönelik yaptırımları kaldırmayı kabul etti. 


İran ile imzalanan "nükleer sınırlandırma"antlaşmasının maddeleri; 


•         İran, yüzde 5’in üzerindeki tüm uranyum zenginleştirme faaliyetlerini durduracak ve bu işleme imkân sağlayan teknik bağlantıları sökecek.

•         İran, halihazırda elinde bulunan yüzde 20 zenginleştirilmiş uranyum stoğunu (yaklaşık 200 kg) yüzde 5’in altında kalacak şekilde seyreltecek ya da daha fazla zenginleştirilmesi (nükleer bomba için yüzde 90 zenginleştirilmiş olması lazım) olanağını ortadan kaldıracak bir forma dönüştürecek.

•         İran, hiçbir türlü yeni santrifüj (Şu anda 1000 tanesi yeni jenerasyon, toplam yaklaşık 19 bin satrifüjü var) kurmayacak.


•         İran, hiçbir şekilde yeni jenerasyon santrifüj (Yeni jenerasyon diye bilinen IR-2s santrifüjler, eski model IR-1’lerden 4 kat daha hızlı) kurmayacak ve bunları kullanmayacak.
•         İran, Natanz nükleer tesisindeki santrifüjlerin (toplam yaklaşık 7 bin tane) yarısını, Fordo’dakilerin de (toplam yaklaşık 3 bin tane) dörtte üçünü atıl halde bekletecek. Böylece bu santrfüjler uranyum zenginleştirmede kullanılmayacak.

•         İran, altı ay boyunca santrifüj üretimini bozulduğu için değiştirilmesi gerekenlerle sınırlı tutacak. Böylece ara anlaşma dönemini santrifüj deplomak için kullanamayacak.

•         İran, yeni bir zengileştirme tesisi (Natanz ve Fordo’nun dışında İran’ın Laşkar Abad’ta da lazer zenginleştirme yöntemi uyguladığı iddiaları var) inşa etmeyecek.

•         İran, altı aylık dönemde yüzde 3.5 zenginleştirilmiş uranyum stoğunu (yaklaşık yedi ton) artırmayacak. Anlaşma tarihindeki mevcut olan stoğa eklenenler ise oksite dönüştürülecek.

•         İran, halen yapımı devam eden Arak Ağır Su Reaktörü’ndeki tüm faaliyetlerini (Fransa’nın önceki turda üzerinde en çok durduğu, bu yüzden anlaşmayı geciktiren konu) durduracak ve plütonyum programında hiçbir ilerlemeye gitmeyecek.

•         İran, Arak Reaktörü’ne yakıt ve ağır su transfer etmeyecek. Arak Reaktörü için yakıt üretimini durduracak. Arak Reaktörü’nde ilave yakıt testleri yapmayacak. Arak’a ilave reaktör parçası kurmayacak.

•         İran, yeniden işleme kapasitesi sağlayan bir nükleer tesis kurmayacak. Böylece yeniden işleme olmayınca, İran, plütonyumu harcanmış yakıttan ayrıştıramayacak.

•         İran, Natanz ve Fordo tesisleri için Uluslararası Atom Enerjisi Ajansı (UAEA) müfettişlerine günlük erişim hakkı sağlayacak. Bu günlük erişimlerde, kapsamlı bir takip için müfettişlere kamera çekimlerini izleme hakkı tanıyacak. Bu erişim, söz konusu tesislerdeki zenginleştirme için çok daha geniş bir şeffaflık getirecek ve ihlallerin tespit süresini kısaltacak.

•         İran, UAEA’nın santrifüj montaj tesislerine erişimini sağlayacak.

•         İran, UAEA’nın santrifüj rotor parçası üretim ve depolama tesislerine erişimini sağlayacak.

•         İran, UAEA’nın uranyum madenleri ve değirmenlerine erişimini sağlayacak.

•         İran, UAEA’ya Arak Reaktörü’nün tasarım bilgilerini verecek. Bu bilgi, reaktörle ilgili daha önce ulaşılmamış kritik bilgiler sağlayacak.

•         İran, Arak Reaktörü’nde UAEA müfettişlerine daha sık erişim sağlayacak.

•         İran, UAEA Koruma Anlaşması’na yapılan ek protokol ve Değiştirilmiş Kod 3.1’te belirtildiği gibi UAEA’ya bazı önemli veri ve bilgileri (İran, UAEA’ya IR-40 diye geçen Arak Reaktörü’ne ait bir bilgilendirme formu vermesini gerektiren Kod 3.1’i UAEA ile 2003’te imzaladı. Ancak anlaşma İran Parlamentosu’nda onaylanmadı. İran, Ahmedinejad’ın seçilmesinden iki yıl sonra, 2007’de de anlaşmayı askıya aldığını açıkladı) sağlayacak.

•         İran ve P5+1, UAEA ile birlikte çalışacak bir “Ortak Komisyon” oluşturacak. Ortak Komisyon, İran’ın nükleer programının olası askeri boyutu ve İran’ın Parçin’deki (Tahran’a 30 km uzaklıkta bir askeri üs) faaliyetleri de dahil, geçmiş ve şimdiye ait endişeleri çözümlemek için UAEA ile beraber çalışacak.

Tahranlılar sokaklara döküldü.

Batılı devletler(P5+1) ile yapılan antlaşmada uzlaşma sağlandığını ve altın amgargosunun kalkacağını duyan Tahranlılar sevgi gösterilerinde bulundu. Fakat, kesin kararlar 30 Haziran'da açıklanacak.



İran'ın Nükleer Serüveni


 1957-Pehlevi yönetimi ABD desteğiyle nükleer programı başlattı.
1967- İlk nükleer araştırma reaktörü faaliyete geçti.
1974- Pehlevi, İran'ın da nükleer silahı olacağını söyledi. Sonra geri adım attı.
1979- İran İslam devriminin ardından tüm nükleer araştırmalar feshedildi.
1995-İran, Rusya ile nükleer antlaşma imzaladı.
1996-ABD, Nükleer silah peşinde olduğunu söyleyerek İran'a ambargoya başladı.
2005- Yaptırım tehditlerine rağmen İran, ağır su reaktörünün yapımına başladı.
2006- BM Güvenlik Konseyi,  İran'a yaptırım uygulamaya başladı.
2010- BM yetkilileri nükleer silah konusunda delillere ulaştı.
7 Mayıs- İran-Türkiye-Brezilya arasında nükleer soruna çözüm bulundu. Fakat, Batı anlaşmayı kabul etmedi.
2011- İran ile İstanbul'da yapılan müzakereler sonuçsuz kaldı. Nükleer araştırmacılara suikastlar arttı.
2012- Bağdat müzakereleri de sonuçsuz kaldı.AB'de ambargo uygulamaya başladı. BM, İran'ın gizli nükleer tesisler inşa ettiğini açıkladı.
2013- Ambargolar nedeniyle İran'ın petrol gelirleri %40 azaldı. ABD, "İran, 1 yıl içinde nükleer silah yapabilir" Dedi.
Ekim 2013- İran ile ABD arasında uzun süre sonra ilk defa görüşmeler yapıldı. İran Nükleer faaliyetlerini 6 ay süreyle durduran geçici anlaşmaya imza attı.
2014- Geçici antlaşma süresi 4 ay ve ardından 7 ay uzatıldı.

2 Nisan 2014- İran ile 5+1 ülkeleri belirlenmiş olan çerçeve antlaşmaya imza attılar.30 Haziran'da ise nihai metni imzalamaya karar verdiler.

Uranyum Zenginleştirme Nedir?

İran'ın ambargolardan kurtulmak için imzaladığı bu anlaşmayla uranyum zenginleştirme kavramı büyük bir soru haline geldi. Ülkemizde de kullanıma girecek nükleer tesislerden enerji üretmek için izlenen yol şöyle;



İran ile varılan anlaşmaya İsrail'den sert tepki geldi.

     5+1 Grubu ile İran arasında 12 yıl süren müzakerelerden sonra İran’ın nükleer programı konusunda anlaşmaya varılmasına İsrail’in tepkisi sert oldu. Başbakan Netanyahu bugün kabineyi toplayacağını duyurdu.

     İsrail Başbakanı Benyamin Netanyahu dün BM Güvenlik Konseyi'nin beş daimi ülkesi ve Almanya ile İran arasında varılan nükleer anlaşmaya sert tepki gösterdi. Sözcüsünün verdiği bilgilere göre Netanyahu, ABD Başkanı Barack Obama ile yaptığı telefon görüşmesinde söz konusu anlaşmanın İsrail'in varlığını tehdit ettiğini söyledi. Netanyahu, anlaşmanın İran'a nükleer silah üretme imkânı verdiğini ve ‘korkunç savaş' ihtimalini de artırdığını belirtti. Başbakan Netanyahu'nun gelişmeleri değerlendirmek için bugün kabineyi toplayacağı, oturuma güvenlik uzmanlarının da katılacağı bildirildi.

Barrack H. Obama: Tarihi Bir Anlaşma. 

     ABD Başkanı Barack Obama da anlaşmayla ilgili bir açıklama yaptı. İran televizyon kanalları Obama'nın konuşmasını canlı olarak yayınladı. Obama İran'la tarihi bir uzlaşmaya varıldığını belirtti. 






    Bununla birlikte "İran'ın aldatmaca yapması durumunda dünyanın bunu bileceğini" söyledi. Obama, anlaşmanın tek başına ABD'nin İran'a yönelik güvensizliğini sonlandırmayacağını da söyledi. Müzakereler 5+1 ile İran arasında Lozan'ın Beau-Rivage Palace Hotel'inde gerçekleştiriliyordu.
İsrail ise anlaşmanın gerçeklikten uzak olduğunu açıkladı.

Rıdvan Kenefici


Kaynak: Al Jazeera Turk, BBC, NTV, Hürriyet 

Yorum Gönder

1 Yorumlar

Yorumları buradan yazabilirsiniz.