PANAMA BELGELERİ İFŞAATLARI: BATI'NIN DOĞUYA GOLÜ

Panama'da 40 yıldır tutulan belgelere ulaşan Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ)'na bağlı 400 gazeteci, önemli gördüğü belgeleri yayınlamaya başladı. 12 Dünya Liderini bitirme girişimi olarak görülebilecek bu ifşaat furyasından sonra gözler belgeleri yayınlayan ICIJ, Panama'nın köklü hukuk firması olan Mossack Fonseca ve belgelerde adı geçen liderlere çevrildi.

Toplam belge ve kayıt sayısının 11 milyon olduğunu ve sadece bunun %10'una yakın bölümünün ifşa edildiğini açıklayan ICIJ, yakında tasnif edeceği diğer belgeleri de yayınlayacağını bildirdi.

Son yıllarda iletişim ağlarının gelişmesiyle birlikte Wikileaks'in kurucu olduğu ve NSA çalışanı Snowden'ın devam ettirdiği 'ifşa furyası' , genellikle devletlerin ve güç odaklarının insan hakkı ihlallerine odaklanıyordu. Fakat, diğer ifşaatlardan farklı olarak Uluslararası Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ)'nun açıkladığı Panama Belgeleri, ekonomik hak ihlallerine odaklanıyor.

Dünya'nın gündemini bir anda değiştiren Panama belgeleri ifşaatını, bu belgeleri ifşa eden kurumu; zikredilen kara para ve vergi kaçırma suçlamalarını beraber inceleyelim...

Öncelikle açıklanan belgelerde zikredilen kara para aklama ve vergi kaçırma suçlarının ne demek olduğuna değinelim. Offshore(Kıyı bankacılığı) bankacılık, etkin olduğu kendi ülkesindeki "ağır" vergi yükünden kurtulmak için güç odakları ve türlü şahsiyetler tarafından kullanılan bankacılık türüdür. Dünya'daki sayısız kara para aklama ve vergi kaçırma cennetlerinden sadece biri olan Panama'da var olan Offshore bankacılık yöntemi, neredeyse tüm büyük şirketler tarafından kullanılan bir yöntemdir. Çünkü bu ülkelerdeki yasalar baskı ve cezalandırma konusunda oldukça esnek hatta, diğer ülkelerde ağır suç sayılabilecek eylemler buralardaki yasalarca teşvik edilebiliyor.

Rusya Başkanı Putin'den, İngiltere Başbakanı Cameron ve Çin devlet Başkanı Jinping'e kadar, yüzlerce kişi, söz konusu ifşaatlarla offshore bankacılık ve türlü yaptırım delme yöntemlerini kullanmaktan dolayı suçlanmakla karşı karşıya .Söz konusu önemli ünlü liderlerden bazıları...

Belgeleri ifşa eden Araştırmacı Gazeteciler Konsorsiyumu (ICIJ)'nun tam olarak belgelere nasıl ulaştığı bilinmiyor. Panama'nın köklü hukuk şirketi Mossack Foncesa'nın kayıtlarından edinilen belgelerin, İfşaatın başlamasından bir gün sonra çıkan haber manşetlerinde, buz dağının sadece görünen kısmının olduğu zikrediliyor. ICIJ'ın bildirdiğine göre, 11 milyon adet belge, tasnifi bitince yayınlanacak görünüyor. Küresel ve etkin medya şirketlerini kullanan ICIJ, belgeleri açıklayacağı coğrafyayı "doğu" olarak belirlemiş durumda gibi görünüyor. Zira açıklanan belgelerin failleri neredeyse tamamen doğulu şahsiyetlerden oluşuyor.

Uluslararası hukuka göre yasal sayılan Offsore bankacılık yöntemi, açıklanan belgelerin kahir ekseriyetini oluşturuyor. Fakat toplumun desteğini kazanmaya çalışan siyasiler ve türlü kurumlar bu ifşaatlarda zenginliklerini katladıkları ortaya çıktığından dolayı kendi halkı üzerindeki meşruiyetlerini kaybetme tehlikesini normal olarak, yaşıyorlar. Bu nedenle, açıklanan Panama belgelerinin söz konusu şahsiyetlerin ve kurumların toplumsal desteğini bitirmek için yayınlandığını söylemek yanlış olmaz.

Belgeleri açıklama "cesaretini" gösteren ICIJ adlı kuruluş tam olarak nelere ve hangi sisteme bağlı. Kim tarafından finanse ediliyor?

Öncelikle bu kuruluş bünyesinde çok sayıda gazeteciyi barındırıyor. Ve dolayısıyla yaptığı sansasyonlarla para kazanmasını da biliyor. Ayrı olarak söz konusu kuruluş, aşağıda görüldüğü gibi dünyanın en zengin grubları Rockefeller ve Open Society tarafından bağışlarla destekleniyor.

ICIJ resmi sitesinden alıntıdır. "michaelsikkofield.blogspot.com"

Batılı zengin şirket ve vakıflar tarafından desteklenen ICIJ'ın açıkladığı belgelerin doğruluğundan şüphe edilmezken, Offshore bankacılığın uluslararası hukuka uygun olduğunun zikredilmesi ve savunulması gözden kaçmayan önemli bir unsur. Zira Türkiye'deki haber kuruluşlarının bağlı bulunduğu şirketler de bu tür şirketleri kullanmanın yanlış olmayacağını ve hatta gerekli olduğunu bile söyleyebiliyorlar.

Sonuç olarak açıklanan belgelerden anladığımız kadarıyla dünya liderlerinin, zengin ailelerin bireylerin ve türlü güç odaklarının neredeyse hepsi vergi kaçırıyor. Kendi ülkesine fayda konusunda oldukça çekingen davranan şirketler, paralarını buralara yatırarak ve ya burada yatırım yaparak ülke ve toplum kazancını engellemeyi biliyorlar.

Özellikle ifşa edilen belgelerin doğulu liderler ile ilgili olması da bazı soruları aklımıza getiriyor. Dünya'nın köklü para babalarının finanse ettiği bu tarz kurumların açıkladığı belgelerin doğrulundan şüphe etmiyoruz. Fakat, belgelerin konusu olan şahsiyetlerin yalnızca bir günah keçisi olduğunu düşünüyoruz. Zira, servetinin %1'iyle dünya açlığını sonlandırabilecek zenginliğe erişmiş, fakat bu hayırlı iş için hiçbir şey yapmamayı tercih eden güç odaklarına ve desteklediği kuruma süpheyle yaklaşmamız doğru değil mi?

Panama belgelerinin açıklanmasıyla yaşanan bunalım sonrasında ilk tepkiler gelmeye başladı. Öyle ki, İzlanda'da Panama belgelerinde eşine ait denizaşırı şirket olduğu ortaya çıkan Başbakan Gunnlaugsson'un istifasını isteyen yüzlerce kişi, muhalefetin çağrısıyla protesto eylemi düzenledimişti. Bir gün sonra İzlanda Başbakanı istifa etti.

Dolayısıyla yayınlanan belgeler yavaş yavaş etkisi göstermeye başlıyor...

İfşa edilen belgelerin failleri...