"Bana maaş vereni nasıl eleştiririm?"

Maaş vereni eleştirmek cesaret ister. Toplumun "yediği kapa pislemek" dediği şeyi yapmış olursun. Devlet bu toplumun zihninde kutsaldır. Onu eleştirmek maaşını, saygınlığını yitireceğini bile bile gerçeği haykırmak, işte özgür bir insandan beklenen budur. 






Herkes mi girdiği kabın şeklini alacak?

Milletin vergileriyle maaşının verildiğini unutup, millete karşı değil, devlete ve onu yöneten zümreye karşı sorumlu hissediyorsan kendini, yanlışları eleştiremiyorsan, adaletsizlikleri görmezden geliyorsan, işinden olmaktan korkuyorsan, "bana maaş vereni nasıl eleştiririm" diyorsan,

termik santrale karşı çıkan teyzelere biber gazı sıkan polis olacağına, 

şirketleri denetlemekten korkan denetçi olacağına,

adaletle hüküm vermek yerine güçlünün tarafını tutan hakim olacağına, 

yalan ve kandırmaca ile toplumu yönlendiren gazeteci olacağına, 

kendi öz faydasını düşünmekten başka bir iş yapmayan siyasetçi olacağına,

"gene mi hasta" diyen doktor olacağına,

amirine mutlak itaat eden duygusuz bir asker olacağına,

yoksulu borç batağına sokan bankacı olacağına,

emir geldi diye küçük suçların büyük cezalarla, büyük suçların küçük cezalarla cezalandırılmasını isteyen savcı olacağına,

yani kısacası zalim olacağına,

İstifa et ya da bu işlere hiç girme be kardeşim. Onurunla, şerefinle aç biilaç kal, daha hayırlı... 



Not: Bu mesleklerin tüm üyelerine değildir bu sözlerim. Azınlık olsalar da işinin etik kurallarına kişiliklerini kaybetmeden uyarak yapanlar elbette vardır.

Yorum Gönder

0 Yorumlar